" MEKANIM DATÇA OLSUN "


Can Yücel, sevgilisi Datça 'yı "Mekanım Datça Olsun" dizeleriyle nasıl güzel özetlemiş değil mi? Bir mekanım olacaksa eğer Datça olsun isterdim ben de...

Anlatılacak o kadar çok şey var ki... Denizin dibini fotoğraflayabildiğimiz ayna gibi koylarında keşif mi yapsak yoksa denize sıfır balık restoranlarındaki lezzetleri mi konuşsak; biraz çevrede gezip mi tozsak yoksa gecelere mi akıp kafamızı mı dağıtsak? 

Datça gezilecek yerler nereler? 
Datça'da ne yenir? 
Datça'da nerede kalınır? 
Kendi tecrübelerimden yola çıkarak küçük bir Datça Gezi Rehberi oluşturdum. Başlayalım:)

KOYLARI ; 
Datça'da, merkezin yanı başında pek çok koy bulunuyor. Aslında teknoloji desteği ile hepsini tek tek bulmak ve sırasıyla solumak gerek. Fikir vermek açısından en beğendiklerimi anlatmaya çalışayım. 
    
Palamutbükü , tertemiz denizi ve yeryüzünü süsleyen rengarenk taşları ile favorim. Sahili boyunca yan yana dizili onlarca pansiyon bulunuyor. Bu pansiyonlardan içinize sinen herhangi birinde konaklayabilirsiniz. Fiyatları da hizmetleri de birbirine yakın. Genelde Datçalılar işletiyor. Her bir pansiyonun önünde, sahilde restoranı bulunuyor. Şezlong ücreti için dolaşan biri yok. Şezlonglar pansiyonlara ait olduğundan konaklıyor olmanız ya da sadece restoranında yemeniz, içmeniz  şezlongları kullanmanız için yeterli. Palamutbükü'nde yediğim şu yemeği asla unutamıyorum diyemem ama karnınız doyuyor. Konaklamanın da yeme içmenin de bedeli standartlara yakın. Gözünüz korkmasın. 



                                     
                                          

Datça'da huzura erdiğim diğer koyları; Ovabükü, Hayıtbükü, Çiftlik Koyu, Kargı Koyu olarak sıralayabilirim. Ama bu sıralama iyi kötü sıralaması değil. Çünkü hepsi sıralama yapamayacağım  güzellikte ve birbirinlerinden dingin, huzurlu koylar. Deneme yanılma yöntemi ile size en iyi gelen koyu bulacağınızdan eminim. Datça zaten bünyenizde bağımlılık yapacak. Bir sonraki rotanızı kendi zevkinize göre çizebilirsiniz. 

KNİDOS ANTİK KENTİ; 
Anlatmadan geçemeyeceğim bir başka keşif noktası ise antik çağın en önemli bilim ve sanat merkezlerinden biri olan Knidos Antik Kenti. Burada hem tarihi soluyabilir hem de denizin altında bulunan kalıntılarla yaşanmışlıkları hayal edebilirsiniz. Yüzmek serbest :) Bu tarihi tecrübeye Datça merkezden yaklaşık 45 dakikalık araba yolculuğu ile ulaşabiliyorsunuz.

Knidos Antik Kenti'nden 10-15 dakika tırmandığınızda Deveboynu Feneri 'ne varacaksınız. Manzarasına aşık olacağınız bu fener adını Datça yarımadasınki en uç noktanın deve boynuna benzerliğinden alıyor. 


ESKİ DATÇA; 
Gelelim kah güldüren kah hüzünlendiren Eski Datça 'ya...

Eski Datça, Datça merkezin yanı başında, yaklaşık 2 km  uzaklıkta. Burayı yaşamaya Can Yücel’in anılarıyla bezenmiş evini ziyaret ederek başlayabilirsiniz.(Can Yücel Evi) Zira her sokakta, her mekanda Can Yücel’in anılarına rastlayacaksınız. Dut ağaçlarıyla bezenmiş kahvelerinde Datça Gazozu ’nu yudumlarken çocukluğunuza döneceksiniz. Ben özellikle Datçalıların buluşma noktası olan Orhan’ın Kahvesi 'ni tercih ediyorum. Buradaki sempatik ve konuşkan Egeliler 'in anılarıyla hem eğlenecek hem de fazlasıyla öğreneceksiniz. Arnavut kaldırımı sokaklarında yürürken yolunuzu kaybetmekten  korkmayın ve taş evlerin dokusunu hissederek yol alın derim. Doğal taşlar ve sevimli tasarımlar ile bezeli olan sokak takıcılarını tek tek ziyaret edebilir, kendinize ya da sevdiklerinize hediyeler alabilirsiniz. Renk renk boyanmış sevimli taşlar favorim. Konaklamak isterseniz merkeze ve koylara çok yakın olduğundan taş evler alternatif olabilir. 
















BALIK RESTORANLARI;
Şu an, evet evet, tam olarak şu an benim en sevdiğim ana  geldik. Gündüz denizin üstünde sırt üstü yatarak güneşi içimize çektiysek, tarih sayfalarında kaybolduysak, bol bol anı dinleyip bambaşka yaşamları keşfettiysek; aşkla, huzurla, tatlı bir yorgunlukla rakılarımızı yudumlayabiliriz. 

Akşamüstü saatlerinde, Datça merkezdeki Kumluk Plajı 'nda, sahil boyu sıralanmış balık restoranları sizi ağırlamaya hazırlanıyor olacak Balıklar enfes, mezeler lezzetli, rüzgar hafif hafif esiyor, denizin kokusu iliklerinize kadar işliyor burada.

' Datça'da ne yenir 'i googlelattığınızda karşınıza muhtemelen Kekik Restoran çıkacak. Mekan keyifli, yemekler lezzetli, fiyat emsallerine nazaran biraz yüksek. Denenebilir. Ama ben size favorimi anlatayım.  Datça'nın yerlisi Maradona abimizin (Bu lakabı futbolcu Maradona'ya benzediği için Datçalılar koymuş ve gerçek adını hala bilmiyorum. Kendi bile unutmuş olabilir o ayrı :) restoranını tavsiye edebilirim. " Maradona Restoran ". Denize en yakın olan masada yer ayırabilirseniz (ki tüm masalar sahilde ve deniz kenarında ama en deniz kenarında olanını kastediyorum:) ayaklarınız denizin içindeyken sofranın tadını çıkarabilir, sohbetin keyfini sürebilirsiniz. Çeşit çeşit Ege mezelerine ve özellikle ahtapotuna bayılıyorum. 











MERKEZ KEŞFİ; 
Merkezde çok sevdiğim bir esnaf lokantası var. " Zekeriya Usta ". Kapıdaki sıra gözünü korkutmasın, hızlı ilerliyor ve gerçekten beklediğinize değiyor. Damak zevkinize göre dilediğiniz yemeği gönül rahatlığıyla seçebilirsiniz. Annenizin yemekleriyle yarışacağından emin olabilirsiniz.






Yine merkezde, iskelede; mavi beyaz renklerle bezenmiş dingin dekorasyonu, şarapları ve deniz mahsullü makarnası ile " Gahve " isimli cafe/restoran favorim. Dilerseniz güzel müzikler eşliğinde şarabınızı yudumlarken sohbete dalabilir ya da gün batımında leziz pastalarını deneyip kahvenizi yudumlayabilirsiniz. 










En sevdiğim keşif noktalarını özetlemeye çalıştım. Ve fakat  Datça için anlatılacak o kadar çok şey var ki... Belki başka bir yazıda yeniden bir araya geliriz Datça ile...  Umarım faydalı olmuştur ve umarım en kısa sürede bu harika beldeyi keşfetme fırsatını yakalarsınız. Size özel keşifleri benimle paylaşırsanız çok sevinirim. Sağlıcakla kalın :)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOĞU EKSPRESİ'NE BİLET BULMA SORUNSALI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

MAKEDONYA